Her yazarın bir odası vardır. O oda; evin bir odası, kütüphanenin bir masası, sakin bir kafenin bir koltuğu… Olabilir. Kendini huzurlu, rahat ve hikâyenin içinde bulduğu yer, her neresiyse… Bu nedenle katı kurallarla hareket etmesi yazımını kısıtlayıp özgürlüğünden feragat anlamına gelebilir. O odada gerçeği aramaz veya ulaşmaya çalışmaz. Kendi gerçeğiyle yolculuğuna çıkar.
Devamını Okuyun
2 dakika okundu