Kitap/Düşün/Sanat/ Sayfa Editörü: Erinç BÜYÜKAŞIK

Kurmacada "Bir Başınalık" ve "Descartes'ın Şeytanı, Simülasyon ve Geçen Perşembe"/Emrecan DOĞAN

M.Bahadırhan Dinçaslan'ın bir yazısını okurken Edgar Allan Poe'nun “Alone" adlı şiirinin 'Bir Başına' başlıklı bir çevirisini Hasbihal V: Poe'nun Dünyası adlı yazısında gördüm. Yazar, bizzat çevirmişti ve yazısı için yeterliydi. Burada şiirden söz ederken onun altta akan metnine dikkat çekiyordu; Descartes'ın Şeytanı. Rasyonalizm’in babası Descartes, hayalî bir şeytan vücuda getirir. Ardından da bizden şöyle düşünmemizi ister; eğer bu şeytan bizim zihnimiz, algımız üzerinde güç sahibiyse o zaman etrafımızdaki her şeyden ve herkesten emin olamayız. Kokladığımız hava, içtiğimiz su, yediğimiz yemek ve etrafımızda deneyimlediğimiz her şey bu Şeytan’ın kandırmacaları olabilir.

Devamını Okuyun
2 dakika okundu

HARCANAN BENLİK VE SANATA DAİR/Havva AĞRAL

Hep tüketim toplumu ve tüketim çağı dediğimiz, değersizliğin değer olanla yer değiştirdiği zaman diliminde insanlığa verilen en belirgin emir cümlesi elbette "harca". Hatta reklam puntoları harca harcabitmez diye sloganlaşıyor. Harcamak bir tatmin duygusu yaratması açsından insanlığın enönde duyduğu amaçmış gibi görünüyor. Yaşamsal olan bir çehresi varmış gibi. Evet barınma,gıda, sosyal bir statü yaşamın olmazsa olmazı. Ancak nerede duracağını bilemeyen insan modeli yaratmak, kapital sistemin ihtiyaç duyduğu insan modelidir. Yeni bir evin, yenieşyalara ihtiyacı olması, neredeyse toplumsal bir kural halini alıyor. Yeni olanın tekrar ve tekrar yeniyi çağrıştırması, Diderot etkisi denilen ve başka psikolojik adları da olduğunu tahmin ettiğimiz bir tatminsizlik duygusuna da çağrı niteliği taşıyor.

Devamını Okuyun
1 dakika okundu

GÖRSEL EĞİTİMDEN GÖRSELİN EĞİTİMİNE GELMEK/Havva AĞRAL

Görsel olanın kendi içindeki araçları, değişik anlam ve süreçler yaşadı. Savaşların da,insanın başka var oluş süreçlerinin de görsel imajlar çağlarında değiştiğini görüyoruz. Savaşın imajları, yıllar öncesi için, şövalyeler, kılıçlar, kaleler, toplar, tüfekler ve bunların devinimli gösterilmiş oldukça büyük savaş alanı tabloları iken, seksenli yıllarda, Reagan’ın el sıkışmasını anime ederek göstermek, Pink Floyd ‘un yürüyen çekiçleri ile göstermek gibi, gerçeğin animasyonu ile imaj bulmuşu. Hatırlarsınız. İran Irak savaşlarının son bulduğudönemlerdi. Barışçıl görünen gerçeğin animasyonu. Doksanlarda Körfez savaşı. Yanıp sönen fosforlu ışıklar.

Devamını Okuyun
2 dakika okundu

İMAJLAR GERÇEKLİK TEPKİSELLİK/Havva AĞRAL

Zizék , her türlü kültür bir bakıma, bir tepki oluşumudur diyor. Tepkisellik, insani bir cevaptır. Her yerde var olan çözümsüzlüğe dair cevaplar her zaman aranacaktır. Dönemler ve eldeki materyale göre değişecek olan tepkiselliğin, kişi, kurum, topluluk olarak da değişken cevaplar bulması, varoluşun bir koşuludur. Kendi varlığını muhafaza etmenin, ilerisini düşünmenin, koşullarından biri olarak da tepkiyi görebiliriz. Bazen bir eylemlilik, bazen bir karşı duruş, bir savunma hali, bazen isyan dalgası vs.

Devamını Okuyun
2 dakika okundu