Kanatdaşları cam tavanın üzerinde geziniyor. Onlar da tedirgin ve telaşlılar, kanatlarındaki tüylerin ürperdiğini görüyorum. Dokuz tane güvercin, camın üzerinde dönüp duruyor.
Devamını OkuyunŞafak sökümünün kumdan dalgaları arasında yalpalayarak, düşüp kalkarak, çoğu zaman da sürünerek, izini bulmaya uğraşan akıl, uyku ile uyanıklık arasındaki uçurumda gezinen yüreğin ateşli ve hırpalayıcı dili altında ezilip yok olur.
Devamını OkuyunYaşadığım sürece bana düş kırıklığı ve aşağılanma duygusunu en derinden tattıran bu topraklar için hâlâ mücadele ettiğime, başkalarının yara izlerine kaygılandığıma, benim dışımda herkes şaşırıyor.
Devamını OkuyunEkmek torbasını uzattığımda, eli elime değdi, kapkara gözleriyle öyle bir baktı ki bakışları, içimi delip geçti sanki. O günden sonra bir bahane bulup istasyona gitmeye başladım. Ninem kızıyordu: “Bu kadar sık gitme, iyi olmaz, bak, yakında savaş da çıkacakmış, o zaman ne yapacaksın?”
Devamını OkuyunBirbirlerine sokularak yürüyen kadınlar, çocuklar ve erkekler, yorgunluktan zorlukla adım atıyorlardı. Bohçalar, valizler, sepetler, sırtlarında ve ellerindeydi. Bir hafta sürmüştü yolculuk.
Devamını Okuyun