1 dakika okundu
BEYAZ GELİNLİĞİN KIVRIMINDAKİLER/Özlem TÜM

Aylin’in gelinliği tertemiz, bembeyaz.

Uzun ipek kumaştan, yanlardan fistolu gelinliği ile evin buz mavisi salonuna girdi.

Eldiveninin üzerine taktığı acı yeşil, aile yadigarı zümrüt yüzüğüne baktı. Bülent onu görünce ne düşünecekti acaba?

Kapı aralandı. Büyükannesinin sesini duydu. “Kızımmm.”

Babası çıkageldi ardından, elinde kırmızı kurdele, boğazında yutamadığı bir yumru. Gayret kuşağını kızının belinde çevirdi iki kez, üçüncüde bağladı. Yeni evine bağlılığı, geçim gayreti olsun diye.

Annesi, mor boyalı odada yarı baygın heyecandan.

Seven insan ne yapmazdı ki bu kutlu gün için. Damat süslendi, tıraş oldu. Gelin Aylin, çeyiz olarak yükledi gelinliğinin bol kıvrımlarına tüm kaderini.

Aylin bembeyaz gelinliğin saflığında gelecek aydınlık günlere inandı.

Duygulandı. Gözleri hafif nemli. Aksaydı gözyaşı, siyah rimeli makyajını bozmayacaktı ama iz bırakacaktı. Ağlamadı.