Yazının Tanıklığı/Tanıklığın Yazıları  

Ruh Tutulması/Erinç BÜYÜKAŞIK

2 dakika okundu

Bu gece kanlı ay tutulması var. Hepimiz kampın tepesinde kayalıklar üzerinde bir köşeye geçip bekliyoruz dağın ardından ayın doğmasını. Kıçımız hiç de rahata değil kayalıkların üzerinde. Kıçımız rahat olsaydı belki de kaçıp gelmezlik buraya. Hepimiz boktan bir kaçış derdindeyiz. Bir süre unutmak isteği bizimkisi.

Devamını Okuyun  

GECENİN SONU/Gülru ÖZTUNÇ

2 dakika okundu

Çünkü İsa Miranda’yı öldürdü. Hem de bir çırpıda. Önemsiz bir kaldırımda. Bıçakla. Sıradan ve sevimsiz bir sokağın ortasında. Sonra hepsi gittiler. Periya, Ekrem. İsa biraz daha kaldı. Sonra o da gitti. Miranda zaten öldü. Çoktandır hem de. Zaten o başka bir hikayede. Ben ise buralardayım. Hep olduğu gibi.

Devamını Okuyun  

Delik Deşik/Erinç BÜYÜKAŞIK

2 dakika okundu

İçindeki kuşkuları, korkuyu atıp bir cerrah titizliğinde ceseti kesmeye başladı. Kanlı elleriyle organları yokladı. Çürümemiş daha. Ölü diriltenler üç gün önce yoksullar mezarlığına sessiz sedasız gömülen biri olduğunu söyledi çuvaldakinin. Az para istemediler cesedi satmak için Henry’e. Londra sokakları tekin değil, cinayetler, salgınlar kuşattı şehri. O izbe, kör karanlık sokakta yürürken bıçaklamışlar kadıncağızı. İlerdeki rutubetli odalardan birinde yaşayan fahişenin biri olmalı. Belki bardan çıkan sarhoş takımından biri musallat oldu kadına, ya da müşterisi…

Devamını Okuyun  

Kırmızı Saç/Özlem TÜM

1 dakika okundu

Şarap kadehi elinden düştü. Beyaz mermere sıçrayan şarap,kadının gizini ortaya çıkaracak kadar gürültülüydü. Kadın kocaman kahkaha attı. Gizlenecek o kadar büyük sır vardı ki. Kahkahası tüm yalanlarını örtecek kadar gürdü. Elinden sıçrayan kadehin tuz buz olmasını görmezden geldi.

Devamını Okuyun  

Duvardaki Kan/Özlem TÜM

1 dakika okundu

Küçük odanın duvarında asılı yağlıboya tabloya en sonunda veda ettim. Çerçevesi kırılmış. Rengi solmuş. Yağlı boya evin köşelerinde yaşadı. İlk evde çalışma odasındaydı. Taşındıkları evde girişte arka tarafa bakan duvarda asılıydı. Eşref Bey'i, arada tabloyla konuşurken bulurdum.

Devamını Okuyun